Yargıtay Ceza Genel Kurulu, eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a yönelik suikast iddialarıyla ilgili olarak yapılan soruşturmada görev alan hakim ve savcılara verilen cezaları onayladı. Bu karar, FETÖ’nün “kozmik oda kumpası” davasında üç eski yargı mensubuna verilen cezalarla ilgili yeni bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu, Yargıtay 16. Ceza Dairesi tarafından görülen ve 25 Nisan 2019’da karara bağlanan davaya ilişkin temyiz incelemesini tamamladı. Bu doğrultuda, eski savcı Mustafa Bilgili’ye Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) kapsamında “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan verilen 11 yıl 3 ay ve “devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin bilgileri temin etmek” suçundan verilen 5 yıl 10 ay hapis cezaları onaylandı. Ayrıca, Bilgili hakkında, devlet sırrına ilişkin bilgileri başka bir dava kapsamında yargılanan eski TÜBİTAK çalışanı Ünal Tatar’a vermek suretiyle “devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin bilgileri casusluk amacıyla açıklamak” suçundan açılan kamu davasının ayrılması kararı da uygun bulundu.
Eski hakim Halil İbrahim Kütük’e “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan verilen 8 yıl 9 ay hapis cezası ile “devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin bilgileri temin etmek” suçundan verilen 3 yıl 4 ay hapis cezası da onaylandı. Eski hakim Nihal Uslu’ya ise “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan verilen 9 yıl ile “devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin bilgileri temin etmek” suçundan verilen 5 yıl hapis cezası onaylandı.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu, kozmik odadaki aramalara katılan eski hakim Kadir Kayan’ın da aralarında olduğu firari sanıklar hakkında verilen dosyaların ayrılması yönündeki kararları uygun buldu. Kararın gerekçesi ise daha sonra yazılacak.
Bu davanın temelinde, eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a yönelik suikast iddiaları yer alıyor. 2009 yılında yapılan bir telefon ihbarı sonucu başlatılan soruşturma kapsamında, Genelkurmay Ankara Seferberlik Bölge Başkanlığı’nın “kozmik odaları”nda aramalar yapılmıştı. Bu aramalarda, devlet sırrı niteliğindeki belgeler ele geçirilmişti.
Genelkurmay Başkanlığı, aramaların yapıldığı odalarda bulunan bilgi, belge ve arşiv kayıtlarının devlet sırrı niteliğinde olduğunu belirterek, bu odalara giriş izni verilemeyeceğini açıklamıştı. Ancak, dönemin Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi Hakimi Kadir Kayan tarafından yapılan aramalarda, devlet sırrı niteliğindeki belgelere nüfuz edildiği ve bu belgelerin FETÖ ile bağlantılı olduğu ortaya çıkmıştı.
Bu olayın ardından Kadir Kayan, Yargıtay üyesi yapıldıktan sonra FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişiminden bu yana firari durumda bulunuyor.
Bu gelişmeler, FETÖ’nün kozmik oda kumpası davasında yer alan hakim ve savcılara verilen cezaların onaylanmasıyla sonuçlanmıştır. Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun verdiği kararlar, bu soruşturma sürecinde yaşanan olayların yargısal bir değerlendirme sonucunda kabul edildiğini göstermektedir. Bu kararlar, hukukun üstünlüğüne ve adil yargılamaya olan güveni pekiştirmektedir.